Sahte fatura düzenleme suçu, adından da anlaşılabileceği gibi, sahte bir belge düzenleyerek gerçek olmayan bir harcamanın yapıldığını gösteren bir fatura türüdür. Bir kişi ya da şirket tarafından dolandırıcılık yapmak için kullanılan sahte faturaların yaygın kullanımı, vergi kaçakçılığı, yasa dışı para aklama ve hatta terörizmle bağlantılı faaliyetler için kullanılabilmektedir. Sahte fatura, vergi suçları arasında yer alır ve ağır yaptırımlar gerektirir.
Eğer bir kişi veya firma, vergi kaçırmak için sahte fatura düzenlemişse, vergi cezası almakla kalmayacak, aynı zamanda hapis cezası da alabilir. Sahte fatura düzenleyen kişilerin cezalandırılması, özellikle son yıllarda pek çok ülkede artmıştır. Bu nedenle, şirket sahiplerinin ve yöneticilerinin, işletmelerinde sahte fatura düzenlenmesini önlemek için gerekli önlemleri almaları büyük önem taşımaktadır.
- Sahte fatura, gerçek olmayan bir harcama gösteren bir fatura türüdür.
- Sahte fatura düzenlemek, vergi suçları arasında yer alır ve ağır yaptırımlar gerektirir.
- Şirket sahipleri ve yöneticileri, işletmelerinde sahte fatura düzenlenmesini önlemek için gerekli önlemleri almalıdır.
Sahte Fatura Düzenlemenin Sonuçları | Sahte Fatura Düzenlemeyi Önleme Yolları |
---|---|
Vergi cezasıHapis cezasıMaddi ve manevi zarar | Güçlü iç kontrol sistemleri kurmakBelgelerin doğruluğunu doğrulamakDenetleme ve uyumluluk prosedürlerini uygulamak |
Bursa vergi avukatı Cihad Günel
Sahte Fatura Düzenleme Cezası
Vergi Usul Kanunu 359. Maddesi Kapsamında Sahte Fatura Düzenleme Suçu
Vergi kanunları uyarınca tutulan veya düzenlenen ve saklama ve ibraz mecburiyeti bulunan defter, kayıt ve belgeleri yok edenler veya defter sahifelerini yok ederek yerine başka yapraklar koyanlar veya hiç yaprak koymayanlar veya belgelerin asıl veya suretlerini tamamen veya kısmen sahte olarak düzenleyenler veya bu belgeleri kullananlar, üç yıldan sekiz yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Gerçek bir muamele veya durum olmadığı halde bunlar varmış gibi düzenlenen belge, sahte belgedir. (VUK 359/b)
Tüzel kişilerin idare ve tasfiyesinde Vergi Kanunu’na aykırı hareketlerden tevellüt edecek vergi cezaları tüzel kişiler adına kesilir.
Tüzel kişilerin kanuni temsilcilerinin vergi sorumluluğu hakkında bu kanunun 10’uncu maddesi hükmü vergi cezaları hakkında da uygulanır.
Bu kanunun 359 uncu maddesinde yazılı fiillerin işlenmesi halinde bu fiiller için 359 ve 360 ıncı maddelerde öngörülen cezalar bu fiilleri işleyenler hakkında hükmolunur. (VUK 333)
Ticaret hayatının vazgeçilmez unsurları olan şirketler, tüzel kişiliği bulunmayan şirketler ve tüzel kişiliği bulunan şirketler olmak üzere ikiye ayrılır. Şirketlerin bir diğer ayrım konusu ise sermaye şirketleri ve şahıs şirketleri olmak üzere iki türlüdür.
Konumuzun özüne geçmeden önce, konumuz ile doğrudan alakalı bu kavramların açıklığa kavuşturulması gerekmektedir.
Açıklamaya kısaca ‘tüzel kişilik’ kavramından başlayalım. Hukuk düzeninde 2 türü bulunan ‘kişi’ kavramının birincisi ‘gerçek kişi’ ikincisi ise ‘tüzel kişi’dir. Gerçek kişiler, kısaca ‘kişi’ denildiğinde akla ilk gelen, hak ehliyetine sahip, tam ve sağ doğmuş insanlardır. Tüzel kişiler ise, insanların belli bir amaç doğrultusunda varlık kazandırdığı, mal veya kişi toplulukları olarak kısaca tanımlanabilir. Tüzel kişiler de ayrı bir ‘kişi’dir. Hak ve fiil ehliyetleri bulunmaktadır ve hukuk düzeninde bağımsız bireyler olarak varlıklarını sürdürmektedirler.
İşte tüzel kişiliği bulunan şirketler de bu bahsettiğimiz kişilerden olup haklara ve borçlara sahip olma yetkisini kazanmış bireyler olarak karşımıza çıkmaktadır. Geldiğimiz noktada ticaret hayatının vazgeçilmez unsurları olan anonim şirketler ve limited şirketler, tüzel kişiliğe sahip şirketlerdendir.
Şahıs ve sermaye şirketi ayrımına gelecek olduğumuzda ise yine kısaca, varlığı şahıs varlığına tabi, ticari konusu malvarlığından ziyade şahıs gücü, el emeği gibi kavramlara dayanan, ortakların kişiliklerinin şirketin varlığı ve devamı açısından büyük önem arz ettiği şirketler şahıs şirketleri olarak karşımıza çıkarken; ortakların şahsının şirketin varlığı ve devamı açısından önemsiz olduğu, asıl önemli olanın ortakların sağladığı sermaye olduğu şirketlere ise sermaye şirketleri diyoruz. Bu ayrımda da anonim ve limited şirketler sermaye şirketleri olarak karşımıza çıkar.
Yani kısaca, anonim ve limited şirketler için tüzel kişiliğe sahip sermaye şirketleri tanımını basitçe yapabiliriz.
Adı geçen bu iki tür şirket, daha önce de bahsedildiği üzere, günümüz ticaret hayatının vazgeçilmez unsurları halindedir. En çok karşımıza çıkan şirket türleridir. Bu şirketlerin kuruluş aşamasından başlayarak ticari hayatının devamı süreci ve nihayetinde tasfiyesine kadar sürekli olarak hukuk kuralları çerçevesinde hareket etmek zorunda oldukları zaten bilinen ve aksi iddia edilemeyecek olan bir gerçektir. Bu kurallar neticesinde bu şirketlerin bazı yükümlülükleri doğmaktadır. Bu yükümlülüklerin en başında da kuşkusuz, yaptığı faaliyetin ve bu faaliyetten kazandığı paranın devlet tarafından bilinirliğini sağlamak üzere şirketlerce fatura kesilmesi oluşturmaktadır. Bu faturalar, en basit şekli ile şirketlerin faaliyetlerinden doğan kazanç ve zararların açıklanması, alışveriş yapılan kişi ve kurumların bu faturalarda belirtilmesi ve bu netice ile ticari hayatın düzeninin sağlanması amacına hizmet etmektedir. Elbette bu faturalar ve beyanlar neticesinde yine ticari hayatın en önemli hususlarından birini teşkil eden “vergi” kavramı gündeme gelmektedir.
Şirketlerin vergilendirilmesi apayrı bir yazının konusu olacağından diğer çalışmalarımızda bu konu ile ilgili daha detaylı bilgiler bulabilirsiniz. Biz bu yazımızda yukarıda bahsedilen faturaların şirket yetkililerince veya bunların yetkili kıldığı kişilerce gerçeğe aykırı düzenlenmesi neticesinde oluşan ve Vergi Usul Kanunu m.359’da düzenlenen sahte belge düzenleme suçunu incelemekteyiz.
Şirket yetkilisi konumunda bulunan kişiler (limited şirketlerde müdür olarak gözüken, anonim şirketlerde yönetim kurulu olarak karşımıza çıkan kişiler) bu faturaların düzenlenmesinde yetkili konumdadırlar. Şirket adına yapılacak böyle bir işlemin bu kişiler tarafından meydana getirilmesi gerekmektedir. Bir örnekle açıklayacak olursak, faaliyet konusu “çimento” olan bir limited şirketin, bir inşaat firması ile anlaşarak 1.500.000 TL tutarında çimento satışı yapması durumunda, yapılan satış miktarınca çimento firması tarafından inşaat firması alıcılı düzenlenecek olan fatura, yazımızın ana konusunu oluşturmaktadır. Bu faturanın düzenlenmesi ile bu belgeye bağlanan tüm hukuki sonuçlar meydana gelmeye başlayacaktır. Bu sonuçların en önemlilerinden birisi daha önce de bahsettiğimiz üzere “çimento firmasının vergilendirilmesi” olacaktır.
Uygulamada karşılaşılan ve VUK 359. Maddenin yazılmasına sebep olan durum ise, yukarıdaki örnekte bahsedilen çimento firmasının, gerçek bir satış olmamasına rağmen bu faturayı düzenlemesi ve bu faturaya bağlanan hukuki sonuçları kullanarak kendisine bir yarar sağlamaya çalışmasıdır. Bu yararlar, ticari düzenin bozulması ve çimento firmasına olağanüstü bir üstünlük sağlaması yanında, devletin de büyük oranda zarara uğramasına sebep olmaktadır. Bu nedenle, vergi idareleri bu konudaki incelemeleri titizlik ile yerine getirerek, sahte fatura düzenleyen şirketler hakkında gereken tüm işlemleri yaparak ortaya çıkan bu usulsüzlüğün giderilmesi adına çalışmaktadır.
Yine uygulamada sıkça karşılaştığımız durum, bu faturaların şirket yetkililerince değil de onların adına hareket eden (bir vekalet ilişkisi veya tamamen hukuksuz bir durum olabilir) kişilerce düzenlenmesidir. Bu durumda, sahte fatura düzenlendiğini fark eden vergi idaresi, kanunun getirmiş olduğu yükümlülüğü gereğince, sahte fatura düzenlemiş bulunan şirket yetkilisi adına VUK 359. Maddesi gereğince Cumhuriyet Savcılığı’na suç duyurusunda bulunmaktadır. Böyle bir durumdan belki haberi dahi olmayan şirket yetkilisi, kendi düzenlemediği bir belgenin düzenlenmesinden kaynaklı suçlanmaktadır. Burada şirket yetkilisinin alanında uzman bir vergi avukatına başvurması büyük önem arz etmektedir. Bu sürecin titizlikle yürütülmesi oldukça önemlidir. Öyle ki, şirket yetkilisi konumunda bulunan kişinin bu faturaları kendisinin düzenlememiş olduğu, faturaların üzerindeki imzaların kendisine ait olmadığının kriminal incelemeler neticesinde tespit edilmesi ve suçsuzluğunun mahkeme nezdinde ispat edilmesi gerekmektedir. Ancak bu işlemlerden sonradır ki söz konusu yetkili yargılanıp beraat edecek ve suçsuzluğu mahkeme kararı ile tescil edilmiş olacaktır. Aksi takdirde, cezaların şahsiliği ilkesi gereğince kendisinin işlemediği bir suç yüzünden ceza alması ve cezaevine gitmesi karşılaşmak istemediğimiz bir durumdur.
Yazan
Avukat Cihad GÜNEL
Sahte Fatura Düzenleme Suçu Savunma Dilekçesi
Sahte fatura düzenleme suçu, Türk Ceza Kanunu’nun 234. maddesinde açıklanmaktadır. Bu suç, gerçek olmayan veya usulsüz fatura düzenlemek ve kullanmak anlamına gelmektedir. Sahte fatura düzenleme suçu, hem bireysel hem de şirketler tarafından işlenebilir. Bu suçtan ötürü savcılık tarafından soruşturma başlatılırsa, kişi ya da şirket savunma dilekçesi ile kendini savunabilir.
Savunma dilekçesi, sahte fatura düzenleme suçlaması ile karşı karşıya kalan kişi ya da şirketler tarafından hazırlanır. Bu dilekçede, savunmanın iddialara neden haksız olduğunun kanıtları yer alır. Dilekçede, sahte fatura düzenleme suçlaması için hiçbir kanıt olmadığı iddia edilebilir ya da faturanın gerçekte olduğunu savunulabilir.
Bu suçlamaya karşı savunma yaparken, savunma dilekçesi hazırlamanın yanı sıra avukat desteği almak da önemlidir. Avukat, müvekkilinin haklarını koruyarak savunmanın en iyi şekilde yapılmasını sağlar. Ayrıca avukat, müvekkilinin temel hakları, kanıt toplama yöntemleri ve haklarının korunması konusunda da bilgi sahibidir.
- Savunma dilekçesi, kişinin ya da şirketin kendini savunma hakkını kullanması açısından önemlidir.
- Avukat desteği, savunmanın en iyi şekilde yapılmasını sağlar.
Bu suçlamayla karşı karşıya kalan kişi ya da şirketlerin yapması gereken ilk şey, avukatla iletişime geçmektir. Avukat, müvekkilinin durumunu ve haklarını değerlendirerek savunmanın nasıl yapılacağına karar verir. Sahte fatura düzenleme suçu, cezai yaptırımları olan bir suç olduğundan savunmanın doğru bir şekilde yapılması önemlidir.
Sahte Fatura Düzenleme Suçu Zamanaşımı
Sahte fatura düzenleme suçu, yasalara göre suçluların cezasını çekmeleri için belli bir süre içinde yargılanmaları gerekmektedir. Bu süre ise zamanaşımı süresidir.
Zamanaşımı süresi, suçun işlenmesinden itibaren belirli bir sürede suçlu hakkında dava açılıp açılamayacağını belirleyen yasal bir süreçtir. Türk Ceza Kanunu’na göre, sahte fatura düzenleme suçu işlendiği tarihten itibaren 8 yıl içinde dava açılmadığı takdirde zamanaşımına uğrar.
- Bu süreyi öğrenmek için
- dava tarihleri öncesi ve sonrasına
- dair dikkatli araştırmalar yapılmalıdır.
Bu zamanaşımı süresi, suçun işlendiği tarihten itibaren kamu davasının açılması için belirlenir. Bu süre, ancak davanın açılması için geçerlidir ve hüküm olmadığı için zamanaşımı süresi durmaz. Bu nedenle, dava süreci devam ederken zamanaşımı süresi de devam eder.
Özetle, sahte fatura düzenleme suçu işlendiği tarihten itibaren 8 yıl içinde dava açılmadığı takdirde, suçlu hakkında dava açılamaz ve zamanaşımına uğrar. Ancak, dava süreci devam ederken zamanaşımı süresi de devam eder. Bu nedenle, sahte fatura suçu işlemedeki hükümlülerin cezalarının süresinin geçip geçmediğini kontrol etmeleri önemlidir.
Sahte Fatura Düzenleme Suçunun Faili
Sahte fatura düzenleme suçu, ülkemizde sık karşılaşılan bir suç türüdür. Bu suçun işlenmesinde birçok kişi, dolaylı ya da direkt şekilde dahil olabilir. Ancak suçun kreştabanı olan birey, sahte fatura düzenleyen kişidir. Bu işlemi yapan kişi, suçun faili olarak kabul edilir ve cezalandırılır.
Sahte fatura düzenleyen kişi, ekonomik bir kazanç elde etmek amacıyla fatura bilgilerinde eksiltme ya da eklemeler yapar. Bu şekilde, vergi kaçırarak kendi bütçesine katkı sağlama amacı güder. Bu suçu işlerken, fatura tarihlerinde ve tutarlarında da oynamalar yaparak, gerçek faturaların yerini sahte olanlarıyla değiştirir.
Bu suçu işleyen kişiler, genellikle şirket çalışanları ya da işletme sahipleri tarafından gerçekleştirilir. İşletmelerin mali sorumluluğunu almamak, çıkış- giriş farkını kapatma, stok bekletme gibi amaçlarla sahte fatura düzenlerler. Bu sebeple, sahte fatura düzenleyen kişilerin tespiti için denetimler sırasında işletmelerin fatura bilgilerinin incelenmesi oldukça önemlidir.
- Ancak sahte fatura düzenleme suçunun faillerinin sadece işletmelerin çalışanlarından çıkması da mümkün değildir.
- Bu suçu işleyen kişiler, kişisel işlerinde de kullanarak, dolandırıcılık yapmaya çalışabilirler.
Genel olarak bakıldığında, sahte fatura düzenleme suçu, toplumun genel anlamda zarar gördüğü bir eylemdir. Bu nedenle, bu suçu işleyenlerin tespit edilerek, yasal cezaya çarptırılması oldukça önemlidir. Aynı zamanda, işletmelerin de fatura bilgilerini sıkı bir şekilde takip etmeleri, sahte fatura düzenlenmesine karşı alınabilecek en iyi önlemdir.
Sahte fatura düzenleme suçunun cezası | Sahte fatura tespiti nasıl yapılır? |
---|---|
Sahte fatura düzenleyen kişi, Türk Ceza Kanunu’nun 234. maddesi uyarınca 3 yıldan 7 yıla kadar hapis cezası alabilir. | Sahte fatura tespiti, işletme fatura bilgilerinin düzenli bir şekilde kontrol edilmesiyle yapılabilir. Aynı zamanda, denetimler sırasında sahte fatura olup olmadığı araştırılır ve önceden hazırlanmış şablonlar da incelenir. |
Hangi Durumlar Sahte Fatura Suçuna Girer?
Sahte fatura suçu, farklı nedenlerden dolayı çeşitli kişiler tarafından işlenebilen ciddi bir suçtur. Bu yazımızda, hangi durumlarda bir kişinin sahte fatura suçu işlemiş sayılacağına dair detaylı bilgi vermeye çalışacağız.
Sayı ve Tarih Değiştirme: Herhangi bir fatura üzerinde gerçekleştirilmiş olan değişiklikler, söz konusu faturanın sahte olduğuna dair bir işaret olabilir. Fatura sayısının veya tarihlerin değiştirilmesi, sahte fatura suçu kapsamında sayılabilir.
Mal veya Hizmet Almamak: Bazı durumlarda, fatura düzenleyen kişi, bir mal veya hizmet satın almamış olmasına rağmen fatura düzenleyebilir. Bu durum da sahte fatura suçuna girmektedir.
- Fatura Üzerindeki Bilgilerin Yanıltıcı Olması: Fatura üzerinde yer alan bilgilerin yanıltıcı olması da sahte fatura suçu kapsamında değerlendirilebilir. Fatura düzenleyen kişi, gerçekte satın alınmamış bir mal veya hizmet için fatura düzenleyerek bu suçu işlemiş olabilir.
Belge Falsosu: Sahte fatura suçu, sadece fatura üzerinde yapılmış olan değişikliklerle sınırlı değildir. Fatura için kullanılan diğer belgelerde yapılan sahtecilik işlemleri, sahte fatura suçu kapsamında değerlendirilebilir.
Eylem | Suç Sayılıp Sayılmadığı |
---|---|
Belge Falsosu İşlemek | Suç Sayılır |
Fatura Üzerinde Değişiklik Yapmak | Suç Sayılır |
Mevcut Mal ve Hizmetlere Fiyat Ekleme | Suç Sayılır |
Sonuç olarak, sahte fatura suçu oldukça ciddi bir suçtur ve birden fazla nedenle işlenebilir. Yukarıda belirtilen durumlardan herhangi birinin mevcudiyeti durumunda, sahte fatura suçu işlenmiş sayılır ve ilgili kişiler hakkında yasal işlem yapılabilir.
Şirketlerde Sahte Fatura Suçu Nasıl Önlenir?
Şirketlerde sahte fatura suçu, oldukça ciddi bir suçtur ve büyük cezaları bulunmaktadır. Bu yüzden şirketlerin bu suçu önlemesi için gerekli tedbirleri alması gerekmektedir.
Sahte fatura suçu, genellikle mal alımı ve satımı yaparken kullanılan faturaların düzenlenmesi sırasında yapılır. Bu suçu önlemek için öncelikle şirketlerin, fatura işlemlerini düzenli takip etmesi gerekmektedir.
- Fatura düzenleme işleminden sorumlu kişilerin belirlenmesi,
- Belirli bir limitin üzerindeki işlemlerde mutlaka yöneticilerin onayının alınması,
- Fatura işlemlerinin diğer işlemlerden ayrı olarak tutulması,
- Faturalarda yer alan bilgilerin doğruluğunun düzenli olarak kontrol edilmesi,
- Yapılan işlemlerin belgelenmesi,
- Muhasebe ve finans birimlerinin periyodik olarak gözden geçirilmesi,
Bu önlemler sayesinde şirketler, sahte fatura suçu gibi ciddi bir suçu önleyebilirler. Ancak yine de bu suçların önlenmesi için tüm çalışanların dikkatli olması gerekmektedir. Eğer şüpheli bir işlemle karşılaşılırsa, yetkililere hemen bildirilmesi gerekmektedir.
Sahte Fatura Suçlaması İle Karşılaşanların Yapması Gerekenler Nelerdir?
Sahte fatura, birçok kişinin mağdur olduğu yaygın bir suç türüdür. Sahte fatura suçlaması ile karşılaşanların neler yapması gerektiği de oldukça önemlidir. Bu durumda yapılması gerekenler, şunlardır:
- Sakin kalın: Sahte fatura suçlaması ile karşılaşmanız durumunda, panik yapmadan sakin kalmalısınız. Bunun için, olayın şokunu atlatmak ve durumu değerlendirmek adına biraz zaman ayırın.
- Hukuki yardım alın: Sahte fatura suçlaması, ciddi sonuçları olan bir sorundur. Bu nedenle, avukatınızla iletişime geçip konu hakkında hukuki destek almalısınız.
- Duyurulara dikkat edin: Sahte fatura suçlaması hakkında çıkan haberleri ve duyuruları dikkatli bir şekilde takip etmelisiniz. Bu konuda yetkili makamların yayınladığı açıklamaları göz önünde bulundurmanız gerekmektedir.
Ayrıca, Sahte Fatura Suçlaması İle Karşılaşanların Yapması Gerekenler Nelerdir? konusunda dikkat edilmesi gereken bazı noktalar bulunmaktadır. Örneğin, suçlamaya karşı savunmanızı doğru bir şekilde hazırlamalı, suçlamayı reddetmeyi kabul etmemeli ve gerçekleri öğrenmek adına detaylı bir soruşturma yapılmasını talep etmelisiniz.
Dikkat Edilmesi Gerekenler | Neden Önemlidir? |
---|---|
Sakın olun | Herhangi bir yanlış adım atmanız durumunda, suçlama daha da ciddi bir hale gelebilir. |
Hukuki destek alın | Bir avukatla çalışmanız, savunmanızı doğru bir şekilde hazırlamanıza yardımcı olabilir. |
Duyuruları takip edin | Bu konuda çıkan haberler ve duyurular, hakkınızdaki suçlamalar hakkında size bilgi verebilir. |
Sahte fatura suçlaması ile karşılaşmak her ne kadar stresli bir durum olsa da, doğru adımlar atarak kendinizi savunabilirsiniz. Bu nedenle, yukarıdaki önerileri göz önünde bulundurmanızda fayda vardır.